28 Haziran 2012

UYKU ARKADAŞLARIMIZ...

Kuzucuklarımla artık beraber yatıyoruz.Biri sağıma biri soluma geçiyor uyku arkadaşlarına sarılıyorlar.Bende bazen nini bazen masalla onları uyutuyorum.Bazen cimcime kızımın çenesi düşüyor sohbet ediyoruz.Onlarla yatakda vakit geçirmek gerçekten çok zevkli...

27 Haziran 2012

GELİŞMELER....

İki kelimeli cümlelere geçtik.
-Müziği aç,kapa.
-Kapıyı kapa,aç..
-Anne gel.
-Anne otur.
Aslında gün içinde bir sürü kelimeler kullanıyor.Hatta artık yaşadıkları olayları bana kendi dillerince anlatıyorlar.
Defne: anne balon pat diyor.Bir taraftanda popoyu gösteriyor.Balon,popasının altında patlamış.
Mert: anne ufff... parmağı bir yere şıkışmış.Tabi öpülür parmakki iyileşsin değil mi? -))))
Bütün söylenenleri artık papağan gibi tekrarlıyorlar ve çok hoş onların ağzından çıkan her kelimeyi duymak.O yüzden iyi ki evdeyim ve iyi ki onları bu kadar yakından izleme şansım var.
Bu arada,  evi nerdeyse otel gibi kullanıyoruz.
Sabah kalkılır ve kahvaltı yapılır.Sonra hemen anne park demeye başlanır.parka gidilir ve son enerji bitene kadar harcanıp eve gelinir.Sonrada banyo yapılır, süt içilir ve birde uykuya geçilir.Ortalama üçe kadar uyunur ve kalkınca öğlen yemeği yenir.Tekrar dışarı,  bu sefer apartmanın önüne inilip apartmandaki diğer çocuklarla oyun oynanmaya gidilir.Akşam 7 de eve çıkılır.Akşam yemeği yenilir biraz evin içinde vakit geçirilip.21:00 da uykuya geçilir.Onlar uyur ve bazen annede yanlarında  uyuya kalır.Günler birbirini böyle kovalarken bizimde ömür geçer ve gider....
Tiş zamanı geldi.Biraz üstünde dursam Mert ve Defne, kaka ve tiş olayını çözecekler.Ama benim bu işle uğraşcak gücüm yok.İnşallah bu konuda babannne veya anane devreye girer.(duyurulur)desteğinize ihtiyacım var....
Mert: anne kaka dedi ve kuvete oturttum onu, yaptı.şok oldum.Lazımlığa oturttuğumda da hadi tişinizi yapın diyorum yapıyorlar.





23 Haziran 2012

İKİ BÖCEK BİR ÇİÇEK...



ÇOCUKLUK ARKADAŞIM NAZLI...

Nazlıcığım , İstanbul'a gelip bizlerle çok güzel 2 gün geçirdi.O, çocuklara çocuklar ona çok alıştılar.İnsanın yanında candan dostları olması çok güzel.Yiyenlerine ereğli pazarından organik yeşillikler getirmiş.Hep beraber yedik.Salatalıkın tadı bile farklı.Kuzular uyuduktan sonra gece birlere kadar sohbetlerle dolu dolu iki gündü.Görüşemediğimizyılları telafi edercesine o anlattı ben dinledim ben anlattımo dinledi.
Ve bir eğitmen gözüylü sakin, akıllı ve söyleninenleri anlayan pırıl pırıl iki tane çocuk yetiştiriyorsun arkadaşım deyip verdi bana gazı :-)))))
Nazlı teyzeyi kahvaltıya getirmeden olur mu?Eski dostumu canım kardeşim Gülden le tanıştırmamak olur muydu? olmaz tabiki ortak bir kahvaltı organizasyonu...

Doğacı teyze ağaçları sulattıyor bizimkilere.Bizimkilere içinde su olan her türlü eyleme bayıldıkları için seveseve görev başındalar....

Arada da başlar ıslatılıyor tabi ki....
Baba ile hortumla oynamaca ve el arabası sürmeye çalışılıyor....


işte bu deli eder beni....o mahsum bakışını yerim senin.(meleğim benim)



Nazlıcığımız alışveriş yaparken sıkılan kuzucuklarım....



20 Haziran 2012

CANIM KARDEŞİM GELDİ...

Elçin'inişe başlamasına az kaldı.Tatile çıkmadan önce İstanbul'a geldiler.2 gün beraber geçirdik.Yorucu ama bir okadar da keyifliydi iki gün.Çocuklarda tahminimizden daha iyi anlaştılar bu sefer.
Perşembe günü yol yorgunluğumuzu attiktan sonra bütün aile Emel ablamda toplandık.Çocuklar bahçede yine gönüllerince oynadılar.ve sonra tabi ki en sevdikleri kısım havuz sefası yaptılar.






17 Haziran 2012

ELİFNURLARDA PAZAR KAHVALTISI...


Bu üçlü ne yapıyor sizce...Üç çocuğu koltukda böyle oturtmanın tek yolu PEPE açılır ve izletilir.Ve bizde rahatça kahvaltımızı yaparız.
Artık günde bir kere televizyon açıyorum.Akşam 18:30 da pepeyi açıyoruz.Kızım dikkatlice izliyor ama oğlum bir yerden sonra sıkılıp kalkıyor.

16 Haziran 2012

HAFTA SONU KLASİĞİMİZ...



Üç kafar yine bahçe ve toprağı görünce oynamaya başladılar.Arada ufak kazalarımız oldu tabiki de cimcime kızım toprak fırlattı zaman zaman...İşte böyle anlardan çok korkuyorum yapma değince inadına yapıyor.Neyse biraz kızma biraz ilgi dağıtma ile çözüyoruz.Ama gözlerimizi üstlerinde almamak gerekiyor.Herşey kaş ile göz arasında gerçekleşiyor.Ben çok mutlu oluyorum onlar her toprağa ellerini değdirip üstlerini kirlettiklerinde çocuk olmanın yolu bunlardan geçiyor...


Teyzeden kuzulara kıyak.Teyzecik havuzu sıcak su ile doldurur ve bizimkiler bir saat sudan çıkmazlar.Onlardan keyiflisi yok...

Çocuk çok olunca herkese iş düşüyor.:-)))))

ESRA'NIN DÜĞÜNÜ....

Sevgili Gülçin ablamızın kızı evlendi.Bizde düğüne eşlik etmeye çalıştık ama bir saat zor durduk çocuklar gürültü ve uyku saatlerinin yaklaşması ile huzursuzlaştılar.Daha fazla keyifsizleşmeden eve döndük.
Esracığımıza ömür boyu mutluluklar....



15 Haziran 2012

BALLARIM BENİM...

Yeni cicileri giyince bize poz verenleri yerim..



Müzik sesini duyunca yerinde duramayan ikili...Hele oğlum sertap erener in renga renk şarkısında resmen kendinden geçiyor.

Tüm mümün kardeşlerimin çocuklarını ve sonrada benim kuzularımı gülmekten ayırmasın...Güzel yüzünüz hep gülsün canlarım...



14 Haziran 2012

AZ DAHA UYUYAYIM ANNECİĞİM...

Gece 23:00 da zorla uyuyan kızım sabah Mert'in sesine uyanınca bulduğu her yerde uyumaya devam etti.

12 Haziran 2012

DUALARINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER...

Dün yazdığım yazıdan sonra allah dualarımızı kabul etti.Ve ben genel müdür ile görüşüp derdimi anlatıım.Oda bana İSFALT tarihinde bir ilke imza attı.Üçüncü 6 aylık ücretsiz iznimi aldım.Şu an o kadar rahatladım ve o kadar huzurluyum ki anlatamam.Benimle bu sıkıntıyı hissedip yaşayan herkese teşekkürler....
Bu siteyi çocuklarım için açmıştım ama bazen bakıyorumda bana bile iyi geliyor.Sevdiklerimile sevinçlerimi, mutluluklarımı ve sıkıntılarımı paylaşıyorum.Sonra onların bazen bir yorumu yada bazen bir telefonu çok iyi geliyor.Başta nasıl yaparım diyordum. Hergün yazmak zor olur deyip sıkıntıya giriyordum.Ama şimdi hayatımın bir parçası oldu sabah ilk fırsatta girip takip ettiklerim bloglara bakıyorum ve fırsat bulduğum an yazı yazıyorum.

11 Haziran 2012

DUALARINIZA İHTİYACIM VAR....

Reyhan'ın ayrılmasına 2 hafta kaldı.Ben ne bir kadın nede aday bulabiliyorum.1 kişi geldi oda mesai saatlerini çok uzun buldu.Çünkü bu piyasa o kadar kötü ki....parası olanlar için tek çocuklarına bakan birine 1.500 tl verebilecek durumda oluyorlar.Sonra senin iki çocuk için teklif ettiğin rakamı az buluyorlar.Yatılı istemiyorum çünkü çok pahalı ve benim evim musait değil.Gündüz gelsin annelerle baksın ve bende çocuklarımı oyun gurubuna başlatayım istiyorum.Cahil bir kadınla gün boyu evde kalsınlar istemiyorum ne yalan söyleyim.ama bulamıyorum ve ne yapacam gerçekten bilmiyorum.Allahım bana yardım et lütfen....
inanın iki çocukla logusalık deprosyanına filan girmedim bunca zamandır ama bu aralar deprosyonun eşiğindeyim... artık kendimden ve ruhumdan korkuyorum.....

10 Haziran 2012

MANGAL KEYFİ...

Doğum gününden sonra mangal ziyafetine davetliydik.Anneciğim ve kuzuları beraberdi.Arada canımız Elçin'ciğimiz yoktu ama yüreğimiz onunlaydı.Emel ablamın bahçesi İstanbulda saklı bir cennet gibi bizim için.Çünkü trafiksiz kavgasız ve daha az masrafsız mangal yapabilmek bence büyük bir lüks.Emel ablam ve Zeki bize evinizi ve kalbinize her zaman açtığınız için teşekkürler.
Kuzenler toprakla oynarken:
Bisiklet kapanın elinde kalır ve diyeri baka kalır:

Muhteşem soframız....

Dalından çilek ve erik yemenin keyfi.....



Teyzesinin balları....
Benim annem güzel annem beni al kollarına(insan kaç yaşında olursa olsun annesi onun herşeyi.)
Kızım dayanamaz ve sonunda kovada ki toprakları kafasına döker....